Şu anda normal şartlarda kamuflaj içerisinde geçireceğim son 50 günüm kaldı. Daha dün gittin iyi bişey kalmamış dediğinizi duyar gibiyim. Yapmayın etmeyin sizin 50 gün dediğiniz basit bir matematik hesabıyla 1200 saat yapıyor yani tamı tamına 72.000 saniye ediyor. Yetmişikibin saniye. Ben yazarken siz okurken yoruldunuz itiraf edin, çekinmeyin.

Dakikalar saat, saatler gün oldu sanki. Şu anda bitse de gitsek moduna girdim iyice. Biliyorum az kaldı bitecek diye düşününce olayı teoride çözmüşüm gibi duruyor ama pratikte beceremiyorum. Bitmiyor, belki de bitmeyecek hep asker kalacağım burada.

Sivildeyken bir gün keşke 30-40 saat olsaydı diyen ben, şimdi 24 saate katlanamaz oldum.

Ama bu süre içerisinde hayatıma yön verecek bazı şeylerin farkına vardım.

Mesela Ağustos ayının ne kadar da uzun bir ay olduğunu da öğrendim. Yıllardır ağustos ayındayız. Bitmiyor, valla bitmiyor yatıyorum bugün günlerden salı, aylardan ağustos. Kalkıyorum yine aynı.
Çünkü 1382638 gündür ağustos ayındayız. Abartmadan söylüyorum askere geleli 49273834 gün oldu halen askerdeyim. Arkadaşlara bugün günlerden ney diye soruyorum salı diyorlar, “daha dün sordum neden halen salı biraz anlatsana” dediğimde  abi o soruyu dün değil daha bu sabah sorduğumu hatırlattıklarına ortamda bir sessizlik oluyor.

Önce alışmıştım sanki burada doğmuşum hiç bitmeyecek gibi geldiği için pek sıkıntı yapmıyordum ama uçak biletimi aldıktan sonra evde annemin yapacağı yemekleri düşünmekten dakikaları sayar oldum. Hayaller anne yemekleri hayatlar peynir ekmek ( oda kalırsa ) ikilemindeyiz bir süredir. Öyle ki gizli saklı baklava ev yemekleri resimlerine bakıp kendi aramızda bunları nasıl yiyeceğimizi düşünmeye başladık.  Baklavayı ekmek arası yapıp yemek isteyeni mi ararsın, mangalda pirzola üzeri dondurma yemek isteyeni mi. “Abi ben iki elimle ağzımı açayım sen kürekle boşalt” diyenleri duydu bu kulaklar, varın ötesini siz düşünün.

Bu içerisinde bulunduğumuz duruma da Şafak sıkıştırması deniliyormuş. Psikolojik olarak incelenmesi gereken bir olgu bu durum. Bunun sebeplerinden birisi yakın Zaman’da rütbemiz yükselecek Hürgeneral olacağız belki ondan bilemiyorum. Askere gelmemiş arkadaşlar için o duygu nasıl diye merak edenlere diyebilelim ki, merak etmeyin.

Son olarak bizdeki bu sivil hayata şartlanmışlık durumuna bakınca keşke hayatta olaydın bizi de inceleseydin Pavlov diyorum. Eğitim bilimlerine yeni bir kuram kazandırabilirdin.