cagri-merkezi

Hepimiz sık sık GSM, banka ve yayın platformlarının çağrı merkezlerini arıyoruz ve dakikalarca mönüden mönüye dolaştırılıyoruz. Öncelikle firmalara bu zengin mönüler için teşekkür ediyorum. Gerçekten insan hangisini seçeceğini şaşırıyor, çok sağolun. Ama eğer aceleniz varsa ve beklemekten telefonu parçalayacak seviyeye gelmek istemiyorsanız yapmanız gereken çok basit: “For English press 9” diyor ya, işte ona basıyorsunuz. “Ama ben İngilizce bilmiyorum ki!” demeyin, sakin olun. Çok çabuk paniğe kapılıyorsunuz, yapmayın. Birazdan İngilizce bilmemeniz avantaja dönüşecek.

Evet, 9’a bastıysanız mönüden mönüye sürüklenmek yerine karşınıza doğrudan bir müşteri temsilcisi çıkıyor. Turist kaçmasın diye herhalde, hemen bağlıyorlar. Siz ortaokul İngilizcenizle “May fonn nambır… eee… iz… eee… fayf… tiri…. pardon, forro…” şeklinde meselenizi anlatırken bir süre sonra karşıdaki görevli baygınlık geçirecek gibi oluyor ve “Böyle olmayacak, isterseniz Türkçe devam edelim” diyor. Siz de yalandan isteksiz bir tavırla “Okey, normally i like to speak in Turkish, but, for you, it is okay…” diyorsunuz. Yani diyorsunuz ki “Tamam, normalde Türkçe’yi severim ama bu seferlik böyle olsun, sizin hatırınız için…” Böylece dakikalarca bekleme sıkıntısı yaşamadan sorununuzu çözüyorsunuz, hem de anadilinizde. Başka yol yöntem bilen varsa yorum olarak yazabilir =)

Bizzat denenmiş ve sonuç alınmıştır. Bu iyiliğimi unutmayın.